CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir’de öldürülen taksi şoförü Oğuz Erge’nin ailesine taziye ziyaretinde bulundu.
CUMHURİYET Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir’de hayatını kaybeden taksi şoförü Oğuz Erge’nin ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Özel, taksi şoförlerinin hayatlarının her zaman tehlikede olduğunu ve kayıplar yaşadıklarını belirterek, “Alınabilecek tedbirler açısından bu bir başlangıç noktası ise konuyu bu hafta mecliste gündeme getireceğiz. Arkadaşlarımız konuyla ilgili Meclis soruşturma komisyonu kurulmasını önereceklerdir.”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir’in Gaziemir ilçesinde taksiye müşteri olarak binen Delil Aysal tarafından öldürülen Oğuz Erge’nin ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Erge’nin ağabeyi Mehmet Ali Erge’ye taziyelerini ileten Özel, taziye ziyaretinin ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. Özel, “Arkadaşlar, Türkiye’nin her yerinde taksicilerin yaşadığı zorlukları, yaşadıkları şiddeti, taksici cinayetlerini zaman zaman duyuyor, her zaman üzülüyoruz. Yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Ama bu kez taksideki kamera sayesinde Oğuz kardeşimizin yaşadıkları hepimizin gözü önünde oldu. O yüzden buradayız.” Biz daha da şaşırdık. Bütün Türkiye bu sorunu yaşadı. Gerçekten insanlar insanlıklarından utanıyorlar. Hani kalbi taş olsa ve o kişi o niyetle arabaya binse, ‘Seni bu soğukta mı bırakacağım kardeşim?’ Parayı en başta istemeyen biri diyen ve böylesine iyi bir insana karşı işlediği bu vahşi, zalim cinayet hepimizi perişan etti. Yani kalbi taş olsaydı yumuşardı ama maalesef böyle oldu. Gördüğüm andan itibaren etkisinden kurtulamadım. İzmir programım yoktu. Özellikle bugün. “Gelip aileyi görmek, onların geride bıraktıkları için bir şeyler yapıp yapamayacağımızı, arkadaşları için bir şeyler yapıp yapamayacağımızı görmek istedik” dedi. Özel şöyle devam etti:
“Ailesine ve ağabeyine söyledim. Duraktaki arkadaşlarına da söyledim. Geride kalanlar için elimizden geleni yapacağız. Yapılacak. Orada bir sorun yok. Taksicilerin hayatı her zaman tehlikede. Her zaman kayıplar oluyor. Alınabilecek tedbirler açısından bu bir başlangıçsa bu konuyu bu hafta mecliste gündeme getireceğiz. Arkadaşlarımız konuyla ilgili Meclis araştırma komisyonu kurulmasını önerecekler. Bu mesleği yapanlarla, dernekleriyle, odalarıyla konuşarak ne gibi önlemler alınabileceğini düşünün. İlk akla gelen güvenlik kabini meselesi ama nasıl hayata geçirilebilir? “Yapılabilir, her şey olur” Tartışılmalı.”
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN HATAY’DAKİ AÇIKLAMALARINA CEVAP VERDİ
Bir gazetecinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Hatay’daki konuşmasıyla ilgili soru sorması üzerine Özel, “Bence taziyeden sonra siyasi sorunlara girmemek lazım. Hatay’a cevap vereceğim çünkü bu da başka bir vicdansız durum. Bu konuda bir şeyler söylemek gerekiyor. Sıcak siyasi tartışmalara girmek istemiyorum ama 6 Şubat’ta deprem oldu. 11 ilimiz etkilendi. 10 ilimizde kayıplar oldu ve yüreğimiz hala acıyor. 6 Şubat’ta hepimiz depremde olacağız. Deprem bölgesi bir arada. Ben bu sorunu siyasete alet etmek istemiyorum. Ben her zaman dikkatli bir şekilde bundan uzak durdum. Ama Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamaları, “Efendim genel hükümetle yerel yönetim bir arada olmazsa, olursa olur.” el ele vermezseniz hizmet gelmez. Bir kez geldi, gelmedi. Hatay perişan kaldı” sözü, bırakın söylemeyi, vicdanı, kalbi, aklı olan kimsenin duymaya bile dayanamayacağı sözlerdir. Yani şunu görüyorum. Bir şehre, Hatay’a, siyasi şantaj yapmanın utancını Hatay halkına bırakıyorum. Hatay Dün gördüğüm kadarıyla Samandağ’da bir teyze buna gerekli cevabı vermiş, ‘Bunun için öleceğiz, bir daha bu tehdide, bu şantaja boyun eğmeyeceğiz’ dedi. “Partimden belediye başkanı olmadığı için Hatay’ı üzgün ve hizmetsiz bıraktım. Seçmezsen bir daha getirmem” diyor. Bunu kime söylüyor? Her kesimden insan var. Hatay’daki siyasi görüş, her mezhep, her din, oradaki demografik yapıyla kıyaslandığında kalbimin ne kadar katı olduğunu söylüyor. O da saçmalık söylüyor. Çünkü kendi belediyelerinin bulunduğu yerlerde sorunları çözememiş. Ama ne yazık ki öyle. Siyasi şantaj yapıyor ve bununla oy istiyor. Ona en doğru cevabı 31’inde tüm siyasi partilerden Hataylılar verecektir. Ama bunu tüm milletimize şikayet ediyorum. Özellikle bunu böyle bilgili ve bilgili kişilere bırakıyorum. AK Parti’ye oy veren vicdanlı insanlar, “28 Mayıs’ta kendisine oy veren herkesi şikayet ediyorum” yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik eleştirilerini sürdüren Özel, “Biz diyoruz ki, ‘Silah çekip taksici Oğuz kardeşimizi arkadan vuran adamın kalbi taş olsa yumuşardı.’ İktidara geldiğimizde onların iktidarda olduğu şehirleri kayırırsak, onların iktidar olmadığı şehirlere bu korkunç şeyi yaparsak biz de taş oluruz.Cumhuriyet Halk Partisi’nin böyle düşünen bir üyesi varsa ,imkansız olsun.Bu tür siyaset yapılmasın,bu siyaset yapılmasın.Hatay’da 7 bin insan var.Konut verdi.Konut ihtiyacı 260 bin.Yüzde iki buçuk.98’i 100 kişi ‘Size bir yıl içinde evinizi vereceğim’ sözü verdi. İster çadırda, ister konteynerde. Bu sorun yıl sonuna kadar çözülmeyecek. Kendisi söylüyor. Recep Tayyip Erdoğan bu sorunu çözmez diyor dört beş yıl daha öyle, o kadar belli ki, Maraş’ı, Malatya’yı, Adıyaman’ı evine getirmiş gibi çaresizlik içinde olan insanlara dönüp yalan söylüyor, ama bir yandan da dönüp insanları soğuk bırakıyor. Bu tarafta, “Yağmurla, karla, çamurla, hastalıkla bizi terbiye etmeye çalışıyor.” dedi.
‘Bireysel silahlanmaya her zaman karşıyız’
Bireysel silahlanmaya ilişkin bir soruyu yanıtlayan Özel, “Bireysel silahlanmaya her zaman karşıyız. Türkiye’de 30 milyon ruhsatsız silah olduğu tahmin ediliyor. Bu çalışmayı Umut Vakfı yapmıştı. Ben de okudum ve haberim oldu. Ayrıca Türkiye’de lisanslı silah satın alma kolaylığına da aykırıdır.” Biz karşıyız. Silah ruhsatlarının bu noktalara gelmesine de karşıyız. Ruhsatsız silah meselesine ve Türkiye’nin tamamen kontrolsüz bir alana dönüştürülmesine şiddetle karşı çıkıyoruz. Kurmayı teklif ettiğimiz komiteyle hem taksicilerin güvenliği konusunda çalışmalar yapılması hem de bu bireysel silahlanma sorununun çözülmesi önemli. Önlemlerin alınması gerekiyor. 30 milyon ruhsatsız silah ülkeyi başta taksi şoförleri, gece çalışanları, kadınlar olmak üzere herkes için son derece tehlikeli hale getirdi. Bu konuda mutlaka önlem alınması gerekiyor. Bireysel silahlanmanın önüne geçmek için bariyer konulması gerekiyor. Ruhsatsız silah sorunu Türkiye’de de kontrol edilemez bir noktada. Bu konuda çok önemli tedbirlerin alınması gerekiyor” dedi.
